İSO: Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde zirveye 32,6 milyar TL üretimden satışları ile Tüpraş ulaştı

05.06.2017 11:25
İSO: Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde zirveye 32,6 milyar TL üretimden satışları ile Tüpraş ul


İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi
Kuruluşu-2016 araştırması sonuçlarına göre, sanayinin zirvesinde 32
milyar 594 milyon lira üretimden satışları ile Tüpraş yer aldı.
Listede ikinci Ford, üçüncü ise Tofaş oldu.
Sanayi devlerinin üretimden satışları bir önceki yıla göre yüzde
8,8’lik artışla 490 milyar liraya, toplam faaliyet karı yüzde 18,6
artışla 52,4 milyar liraya ve toplam ihracatı da yüzde 3,1 artışla
55,1 milyar dolara yükseldi. Sanayi kuruluşları, elde ettikleri 52
milyar liralık esas faaliyet karının yarısından fazlasını ise
finansman gideri olarak kaybetti.
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan: “Türk sanayisi,
finansman zorluğu, kur dalgalanmaları, sosyal, siyasal, terör ve
jeopolitik olumsuzlukları barındıran bir yılda, ‘başarma’ azim ve
kararlılığını korudu. Yüzde 3,9’luk büyüme performansıyla ekonominin
en yakın yol arkadaşı, zor günlerin dostu olduğunu gösterdi.
Türkiye’nin ilk 10 ekonomi arasına girmesine en güçlü katkıyı yapacak
yegane sektör olan sanayi, üretim ekonomisine dönüş için her türlü
desteği almayı hak etti.”
İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) 1968 yılından bu yana aralıksız
gerçekleştirdiği, sektör için en değerli verileri oluşturan ve devler
ligini belirleyen “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2016”
araştırmasının sonuçları açıklandı. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal
Bahçıvan tarafından basın toplantısında açıklanan Türkiye’nin 500
Büyük Sanayi Kuruluşu-2016 araştırmasına göre, sanayinin zirvesinde 32
milyar 594 milyon lira üretimden satışları ile Tüpraş yer aldı.
Listede ikinci sırada 16 milyar 314 milyon liralık üretimden satışları
ile Ford bulunurken, üçüncü sırayı ise üretimden satışları 12 milyar
856 milyon lira olan Tofaş elde etti.
Reel ekonominin mevcut durumunu ve yaşadığı sorunları ortaya
çıkarması bakımından önem taşıyan araştırmaya göre, 500 Büyük Sanayi
Kuruluşu’nun üretimden satışları bir önceki yıla göre yüzde 8,8’lik
artışla 450.505 milyar liradan 490.043 milyar liraya çıktı.
Kuruluşların toplam faaliyet karı bir önceki seneye göre yüzde 18,6
artışla 52,4 milyar TL’ye, faaliyet karlılık oranını da yüzde 8,7’den
yüzde 9,4’e yükseldi. Toplam ihracatı üç yıldır üst üste gerileyen 500
Büyük Kuruluşun 2016 yılında ihracatı yeniden ivme kazanarak yüzde 3,1
artışla 55,1 milyar dolar oldu.
İlk 10 içinde beş otomotiv şirketinin yer aldığı araştırmada,
listeye 48 yeni sanayi kuruluşu girdi. Bunlardan 27 tanesi geçen yıl
İSO İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu sıralamasında yer alan
şirketlerden, 21 kuruluş ise İSO 1000 dışından olan şirketlerden
oluştu. Listenin ilk 50 şirketi, toplam 490 milyar liralık üretimden
satışların 241 milyar lirasını gerçekleştirerek 2015 yılında yüzde
48,8 olan payını yüzde 49,2’ye çıkardı.

Sanayi, ekonominin en yakın yol arkadaşı

Araştırma sonuçlarını açıklayan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal
Bahçıvan, “Türkiye’de yaşanan beklenmedik olumsuz olaylar eğer
dünyanın en gelişmiş ülke ekonomilerinde yaşanmış olsaydı, bu ülke
ekonomilerinde bizim ekonomimizin yaşadığı tahribattan daha büyüğü
yaşanırdı. Oysa Türkiye ekonomisi, Türkiye özel sektörü ve sanayimiz,
bütün bu zorluklara rağmen ekonomik aktivitesini, dinamizmini kesmedi”
dedi. Sanayi sektörünün ekonominin geneli üzerinde bir performans
göstererek ekonomik büyümeye en nitelikli katkıyı sunduğunu ve yüzde
3,9’luk performansıyla büyümeyi sürüklediğini vurgulayan Bahçıvan,
şunları söyledi:
“Sanayimiz böyle bir dönemde göstermiş olduğu performansla, her
zaman olduğu gibi ekonominin en yakın yol arkadaşı, zor günlerin dostu
olduğunu gösteriyor. Bu bağlamda Türkiye’yi orta gelir tuzağına
girmekten kurtaracak, nitelikli ve sürdürülebilir büyümeyi yaratacak,
ekonomimizi dış rekabette bir üst lige çıkaracak ve nihayetinde
Türkiye’nin dünyadaki en büyük 10 ekonomi arasına girmesine en güçlü
katkıyı yapacak yegane sektör, sanayi sektörüdür. Türk sanayisi,
finansman zorluğu, kur dalgalanmaları, sosyal, siyasal, terör ve
jeopolitik tüm olumsuzlukları barındıran bir yıl içinde, ‘başarma’
azim ve kararlılığını korudu. Sanayici hem kar etme noktasında hem
ihracatını artırmakta, hem üretimini sürdürmekte ve hem de yeni
istihdam yaratmakta, ülkesine karşı temel sorumluluklarını kapsayan
sınavların hepsinden başarıyla geçti. Bu çaba ve başarı da, sanayi
sektörünün üretim ekonomisine dönüş ve ekonomide üretim kültürünün
yeniden hakim kılınması için her türlü desteği almayı hak ettiğini
ortaya koydu.” İSO Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu
araştırmasının sonuçları şu şekilde gerçekleşti:

Faaliyet karının yarıdan fazlası finansman giderine gitti

Ana faaliyetlerinde başarılı olan sanayide, finansman yönetimi son
yıllardaki en temel problem olmaya devam etti. Sanayi kuruluşları,
elde ettikleri 52 milyar liralık esas faaliyet karının yarısından
fazlasını finansman gideri olarak kaybetti. Finansman giderleri 2016
yılında yüzde 3,6 oranında artarak 29 milyar TL’ye yükseldi. Finansman
giderlerinin net satışlara oranı ise 0,3 puan düşerek yüzde 5,2 oldu.
Yine sanayi devlerinin FAVÖK mutlak büyüklüğü 76,1 milyar TL olarak
hesaplandı. 2015 yılında bu büyüklük 62 milyar TL olmuştu. Yani FAVÖK
büyüklüğü yüzde 22,8 arttı. Dönem kar ve zarar toplamı da 2016 yılında
yüzde 33,2 artarak 28,3 milyar liradan 37,7 milyar liraya yükseldi.
İSO Başkanı Bahçıvan, “Finansman noktası rahatlatıldığı zaman, bu
kadar zorluklarla mücadele edebilen bir sektörün, daha başka neler
yapabileceğinin de ipuçlarını bu raporda görmekteyiz” dedi.

Sanayici TL’deki değer kaybının etkisini sınırladı

TL’nin değer kaybının finansman giderlerinde beklentilerin altında
etki yaptığını belirten Bahçıvan, “Çünkü finansman giderlerinin
faaliyet karı içindeki payı 2016’da yüzde 63,4’ten yüzde 55,4’e indi.
Her ne kadar geçen yıla göre bu parametrede bir düşüş gerçeklemiş olsa
da finansman giderlerinin faaliyet karına oranında son 4 yıl
ortalamasının yüzde 56 olduğu gerçeği unutulmamalıdır. Dünyada bu oran
ortalama yüzde 16. Sanayi firmaları, döviz kuru dalgalanmalarının ve
Türk Lirasındaki değer kaybının finansman giderlerine olumsuz etkisini
sınırlamayı başardı” dedi.

Ar-Ge konusunda sanayicilere eleştiri

Ar-Ge harcamaları bir önceki yıla göre yüzde 16,3’lük azalma ile
2,8 milyar liraya indi. Ar-Ge harcamalarının üretimden satışlara oranı
2016 yılında yüzde 0,57’ye gerilerken, Ar-Ge yapan şirket sayısı da
239’a düştü. Ar-Ge konusunda sanayiciler olarak eleştirel bir pay
çıkarmak gerektiğini belirten Bahçıvan, “Veriler, Ar-Ge yatırımları
konusunda verilen destek ve teşviklere sanayicilerden yeteri kadar
yanıt alınamadığını göstermektedir. Sanayiciye Ar-Ge yatırımları ile
ilgili olarak daha fazla sorumluluk düşmektedir” dedi.

GSYİH’deki imalat sanayi payı 2015 ile aynı seviyede

Araştırmaya göre sanayi sektörünün uzun yıllara dayanan yapısal
sorununun devam ettiğini belirten Bahçıvan “Bu da GSYİH’deki imalat
sanayi payının gerilemesi. Türkiye ekonomisinin yeniden ve katma
değeri daha yüksek bir üretim ekonomisine dönmesi gerekmektedir. 2015
yılında olduğu gibi geçen yıl da bu alandaki karnemizi
iyileştiremedik. İmalat sanayinin GSYH içindeki payı geçen yıl yüzde
16,7 olarak aynı seviyede kalmaya devam etti. Bu trendin tersine
çevrilebilmesi kaçınılmazdır ve sanayi sektöründe koşulların
iyileştirilmesi ihtiyacı sürmektedir” dedi.

Kaynaklar içinde borçların payı yüzde 62’ye yükseldi

Borç/öz kaynak ilişkisinde, son 10 yıldır sürekli olarak öz
kaynaklar aleyhine bozulan bir denge görüldü. Kaynak yapısı içerisinde
borçların payı 2007 yılında yüzde 45,2 iken, bu oran 2016 yılında
yüzde 61,9’a yükseldi. Aynı dönemde öz kaynakların payı da yüzde
54,8’den yüzde 38,1’e geriledi. Sonuçlar, son 10 yılın en olumsuz
borç/öz kaynak ilişkisini gösterdi. Bahçıvan, “Borçluluk oranları,
65/35 bandında olan dünya ortalamasına yakın olmakla birlikte bu
göstergenin verdiği bir önemli mesaj şu sanayi kuruluşlarının büyük
zahmetlerle ve adeta damla damla topladıkları karlarının önemli bir
bölümünün finansman giderlerine gitmesinden dolayı iç kaynaklarını
büyümede kullanamamaktadırlar. Yetersiz ve eriyen öz kaynaklar
nedeniyle büyümek için yeni yatırımların daha çok borçlanmaya dayalı
olarak yapılması, 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun görece olarak daha
sağlıksız bir finansman çarkının içinde olduklarını gösteriyor” dedi.
Yine İSO 500 Büyük Kuruluşun borç yükü her geçen yıl biraz daha
artarken, 2016 yılında bu oran yüzde 18,8’lik artışla 207 milyar
liraya yükseldi.

Devreden KDV yükü nedeniyle devlete 6 milyar TL borç verdik

Sanayicilerin en önemli sorunlardan birinin yatırımlar ve işletme
sermayesi açısından yeni kaynaklara ulaşamaması olduğunu belirten
Bahçıvan “Kaynakların bu kadar kıt ve pahalı olduğu bir ortamda,
sanayilerin üzerindeki devreden KDV yükü her geçen yıl artıyor. İSO
500’ün devreden KDV’sinin 2016 yılında çok daha fazla yükselerek yüzde
23,6 ile 6 milyar liraya çıktı. Sanayi finansmanda zorlanırken,
devlete 6 milyar lira borç verdi. KDV, bugün artık uygulanış esası
olarak sanayinin-sanayicinin kıt kaynaklarından kamuya adeta bir
işletme sermayesi transfer yükü getirmektedir. Maliye Bakanlığımızın
Mevcut KDV sisteminin değiştirilmesi çalışmalarını heyecanla izlerken,
bu konuda da bir çözüm üretileceği ümidini taşıyoruz” dedi.

İstihdam yüzde 2,2 arttı

Türkiye’nin 500 Büyük kuruluşlarının istihdamları yüzde 2,2 ile
yaklaşık 15 bin civarında arttı. Ödenen maaş ve ücretlerde de yüzde
15,7 oranında artış gerçekleşti. Son yıllarda duran varlıklar lehine
olan iyileşme, 2016 yılında 1 puan kadar geriledi. İSO 500’de 2016
yılında vergi öncesi kar eden kuruluş sayısı 400’den 392’ye inerken,
zarar eden kuruluş sayısı ise 108 oldu. Faiz, amortisman ve vergi
öncesi kar (EBITDA) eden firma sayıları 2016 yılında 484’e yükseldi ve
ölçülmeye başlandığı son dört yıl içindeki en yüksek sayıya ulaştı.
Zarar eden firma sayısı ise 16’ya geriledi. 500 Büyük içinde yer alan
yabancı sermaye paylı kuruluşların sayısı da 123’e indi.

Yüksek teknoloji yoğun sektörlere ihtiyaç sürüyor

Teknoloji yoğunluklarına göre yaratılan katma değer itibarıyla en
yüksek payı yüzde 39,3 ile orta-düşük teknoloji yoğunluklu sanayiler
aldı. Düşük teknoloji yoğunluklu sanayilerin payı ise 2016 yılında 1,5
puan azalarak yüzde 37,4 oldu. Orta-yüksek teknoloji yoğunluklu
sanayiler grubunun payı ise yüzde 19,5’e yükseldi. Yüksek teknoloji
yoğunluklu sanayiler grubunun payı da çok küçük bir artışla 2016
yılında yüzde 3,7 oldu. 2016 yılında orta-yüksek ve yüksek teknoloji
yoğunluklu sanayilerin toplam payı son yılların ortalaması olan yüzde
21,7’nin üzerinde yüzde 23,2’ye çıktı. Verilere göre 474 imalat sanayi
firmasından 192’si düşük teknoloji yoğunluklu sanayilerde faaliyet
gösterirken, orta-düşük teknoloji yoğunluklu sanayilerde 149 firma,
orta-yüksek teknoloji yoğunluklu sanayilerdeki 121 firma, yüksek
teknoloji yoğunluklu sanayilerde 12 yer aldı.
İSO Türkiye’nin 500 Büyük Kuruluşu -2016 (İlk 10-Üretimden
Satışlara göre)

1-Tüpraş
2-Ford
3-Tofaş
4-Oyak-Renault
5-Arçelik
6-Toyota
7-EÜAŞ- Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğü
8-Hyundai Assan
9-İçdaş Çelik
10-İskenderun Demir ve Çelik

Foreks Haber Merkezi ( haber@foreks.com )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/ForeksTurkey





'
14:289.559
Değişim :  0,30% |  28,95
Açılış :  9.565  
Önceki Kapanış :  9.530  
En Düşük
9.508
En Yüksek
9.602
imkb grafik
BIST En Aktif Hisseler14:28
DERIM 46,42 45.319.880 % 10,00  
VERUS 289,50 21.991.310 % 9,97  
UZERB 657,00 5.797.368 % 9,96  
ASUZU 114,80 536.836.756 % 9,96  
CONSE 6,25 44.598.756 % 9,84  
14:28 Alış Satış %  
Dolar 32,4943 32,4984 % 0,16  
Euro 34,7903 34,8090 % 0,25  
Sterlin 40,2514 40,4531 % -0,52  
Frank 35,5081 35,6861 % -0,46  
Riyal 8,5997 8,6428 % -0,72  
14:28 Alış Satış %  
Gümüş ONS 28,40 28,43 % 0,66  
Platin 940,42 941,49 % 0,66  
Paladyum 1.027,46 1.029,98 % 0,66  
Brent Pet. 86,38 86,38 % 0,66  
Altın Ons 2.381,34 2.381,68 % 0,66